Cezayir-Fransa gerginliği tırmanıyor:” Sert karşılık vereceğiz” uyarısı

0



Cezayir, 12 Fransız diplomatı sınır dışı etme kararının, Cezayirli bir konsolosluk çalışanının tutuklanmasına verilmiş bir cevap olduğunu belirtti ve ülkenin egemenliğine yönelik herhangi bir saldırıya “sert” yanıt vereceğini açıkladı.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot’un, Cezayir’in 12 Fransız konsolosluk çalışanının ülkeyi 48 saat içinde terk etmesini istemesini “haksız” olarak nitelemesinin ardından Cezayir Dışişleri Bakanlığından açıklama yapıldı.

Açıklamada, bu kararın, Fransa’daki bir Cezayir konsolosluk çalışanının “diplomatik norm ve teamüllerin açık ihlali” olacak şekilde “şov amacıyla” tutuklanmasına yanıt olarak alındığı ifade edildi.

Fransa İçişleri Bakanı Bruno Retailleau’nun sert bir şekilde eleştirildiği açıklamada, onun “tamamen kişisel çıkar sağlamak için kirli işlere bulaştığı, en ufak siyasi bir anlayıştan yoksun olduğu ve Cezayir ile Fransa arasındaki ilişkilerin alacağı yönden” sorumlu olduğu kaydedildi.

Tutuklanan konsolosluk çalışanının diplomatik dokunulmazlığının olduğuna işaret edilen açıklamada, ancak Fransız yetkililerin “ona bir hırsız gibi ve onur kırıcı bir şekilde davrandığı” ifade edildi.

Açıklamada, olayın Cezayir-Fransa ilişkilerinin, iki ülke cumhurbaşkanlarının telefon görüşmesinin ve Fransa Dışişleri Bakanı’nın Cezayir’e yaptığı ziyaretin ardından sakinleşmeye başladığı bir dönemde yaşandığı vurgulandı.

Açıklamada Fransa İçişleri Bakanı’nın, ülkenin egemenliğini ihlal eden başka herhangi bir eylemi olduğunda buna, karşılıklılık ilkesine bağlı olarak “sert ve uygun” bir yanıt verileceği aktarıldı.

CEZAYİR KONSOLOSLUK ÇALIŞANI FRANSA’DA TUTUKLANDI

Fransa’da 1’i konsolosluk çalışanı 3 Cezayirli, “Amir DZ” olarak bilinen muhalif Amir Boukhors’un kaçırılmasına ilişkin iddialarla bağlantılı olarak 11 Nisan’da gözaltına alınmış, ve Fransa topraklarında ciddi suçlar işlediği gerekçesiyle tutuklanmıştı.

Cezayir, Fransa’daki konsolosluk çalışanının tutuklanması nedeniyle 13 Nisan’da Fransa’nın Cezayir Büyükelçisi Stephane Romatet’i Dışişleri Bakanlığına çağırarak protesto notası vermiş, 14 Nisan’da da 12 Fransız konsolosluk çalışanından 48 saat içinde ülkeyi terk etmesini istemişti.

TEPKİLER

Meclisin en büyük siyasi partisi aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) Genel Sekreteri Jordan Bardella, X hesabından yaptığı paylaşımda, Cezayir’in bu kararının “Emmanuel Macron’un yatıştırma politikasının ve Jean-Noel Barrot’un Cezayir’e secdelerinin parlak sonucu” olduğunu belirterek, hükümetin dış politika adımlarını sert ifadelerle eleştirdi.

RN milletvekili Emmanuel Fouquart ise X hesabından yaptığı paylaşımda, Cezayir’in son dönemde birçok kez Fransa’nın sınır dışı ettiği Cezayirli hükümlüleri topraklarına kabul etmeyi reddettiğini hatırlattı.

Fouquart, “(Cumhurbaşkanı) Emmanuel Macron, (Başbakan) François Bayrou ve (İçişleri Bakanı) Bruno Retailleau, Fransa topraklarına girişi yasaklanan bir Cezayirliyi bile sınır dışı edemezken aynı zamanda Cezayir 12 Fransız konsolosluk çalışanını sınır dışı ediyor. Devletin başında gerçekten beceriksizlerden oluşan bir kadro var.” ifadelerini kullandı.

Ulusal Meclis Finans Komisyonu Başkanı ve muhalefetteki solcu Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) partili Eric Coquerel, TF1 kanalında katıldığı programda, Cezayir ile Fransa hükümeti arasında gerilimin dozunun arttığını belirtti.

Coquerel, “bir Cezayir konsolosluk çalışanı Fransa topraklarında tutuklanıyorsa, Cezayir’in de bu yönde bir adım atabileceği” değerlendirmesinde bulundu.

İKİ ÜLKE ARASINDAKİ İLİŞKİLER SON YILLARDA GERGİN

Fransa’nın egemenlik tartışmalarının olduğu Fas’ın Batı Sahra bölgesinin Fas lehine özerklik planına destek verdiğini duyurması, bölgede bağımsızlık yanlılarını destekleyen Cezayir ile ilişkileri germişti. Cezayir, Temmuz 2024’te Fransa’nın Batı Sahra adımına tepki olarak Paris’teki büyükelçisini geri çekmişti.

İki ülke arasında Batı Sahra dışında çözüm bekleyen tarihi sorunlar da bulunuyor.

Bu sorunlar arasında, Fransız yetkililerin yıllardır iade etmeyi reddettiği Cezayir arşivi ve Paris’teki İnsan Müzesi’nde bulunan halk devrimi liderlerinin kafatasları, Fransa’nın 1960-1966 yıllarında Cezayir Çölü’nde gerçekleştirdiği nükleer denemelerin kurbanları için tazminat ödenmesi ve Bağımsızlık Savaşı (1954-1962) sırasında kaybolan 2 bin 200 kişinin akıbetinin açıklığa kavuşturulması yer alıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir